ANASAYFA       SONDAKİKA       GÜNDEM       MAGAZİN       SİYASET      

29 Oca 2016

Mahsun Kırmızıgül'den Başbakan'a Diyarbakır tepkisi!


Mahsun Kırmızıgül'den Başbakan Davutoğlu'na: Nasıl bu kadar zalim oldunuz?

Ünlü şarkıcı ve yönetmen Mahsun Kırmızıgül, Twitter tarafından onaylanmış hesabından çok konuşulacak açıklamalar yaptı. Diyarbakır'da yaşanan çatışmalara dikkat çeken Kırmızıgül, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na seslendi. Mahsun Kırmızıgül, "Bu kadar zalim, bu kadar merhametsiz nasıl oldunuz ey başbakan?" dedi.
 

İşte Mahsun Kırmızıgül'ün o mesajları:

Yaralı olan çocukları ve yaşlı insanları ölüme terketmek hangi dinde yazar.

NASIL BU KADAR ZALİM OLDUNUZ EY BAŞBAKAN?

Bu kadar zalim, bu kadar merhametsiz nasıl oldunuz ey başbakan? Şu an yarılı olan çocukların günahı ne? Yazık değil mi? Günah değil mi? Merhamet ve vicdanlarınıza ne oldu? Tarihinde de onlarca katliam olan bu sancılı coğrafyada, savaş tüm acısı ile insanlığın yüzüne karalar çalıyor.

KARDEŞ KAVGASINA KAYITSIZ KALMAYIN

Yine kan, yine gözyaşı var. Merhamet ve vicdan sahibi insanların ve gerçekten Allah korkusunu içinde taşıyanların kardeş savaşına kayıtsız kalmaması gerekiyor.

Terör, savaş, ölüm, barbarlık, zorbalık adı ne olursa olsun, kimden gelirse gelsin bin kez lanet olsun. Silahlarla, ölümlerle hiç bir yere varılamaz.

Toplum olarak tek ihtiyacımız sevgi, saygı, biraz empati ve merhamettir. Barış istemek kadar dünyada daha asil ve daha güzel bir eylem olamaz. Bayramlar bile küs olan insanların barışması için, çocukların büyüklerin ve fakir fukaranın mutlu olması için vardırlar.

YAŞASIN BARIŞ VE KARDEŞLİK

Oysa barış varken savaş isteyenlerden daha kötü ne olabilir ki dünyada. Yaşasın Barış ve kardeşlik.

Sadece düşünün! Doğduğunuz ev, büyüdüğünüz sokaklar, gittiğiniz okul, namaz kıldığınız cami paramparça olsaydı ne yapardınız? Benim tüm anılarım, doğup büyüdüğüm Diyarbakır'ın Sur bölgesinde iç çatışmalarla yerle bir oldu. Eski komşularım, ailem ve arkadaşlarımla birlikte bu savaşın içinde yer alan yüzbinlerce masum insanın hayatı karardı.

Gerçekler, bazen onları görmek istemeyeceğimiz kadar karanlık ve yoğun acılarla bezenmiş olabilir; O yüzden de pek çok insan çevresinde yaşanan acı dolu gerçekleri görmezden gelerek umarsızca yaşamaya devam edebilir.

BİRGÜN YUMRUK OLUP SURATIMIZA ÇARPABİLİR

Oysa, bugün kaçmaya çalıştığımız her gerçek Irak’ta ve Suriye’de olduğu gibi, bir gün gelip yumruk olup suratımıza çarpabilir. İşte o an her şey için çok geç kalmış olabiliriz. Lütfen ama lütfen! Akan kardeş kanını durdurmak için barışın yanında yer alıp, tepkinizi barışçıl bir şekilde TARAF olmadan ortaya koyun..

Terör, savaş, ölüm, barbarlık, zorbalık adı ne olursa olsun, kimden gelirse gelsin bin kez lanet olsun.