ANASAYFA       SONDAKİKA       GÜNDEM       MAGAZİN       SİYASET      

9 Oca 2016

Dışişleri'nden vize açıklaması: Feshetmeyeceğiz!


Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin Haziran ayı itibariyle 89 ülke ile vize anlaşmalarını feshetmeyeceğini belirtti. Bakanlıki Türkiye'nin vize politikalarının AB'ye tam üyelikten sonra Avrupa Birliği ile uyumlu hale getirileceğini ifade etti.

Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Türk vatandaşlarına Schengen vize muafiyetinin sağlanması için AB ile müzakere sürecinin devam ettiği vurgulanarak "Ülkemizin üçüncü ülkelere yönelik vize politikasının AB ile tam uyumlu hale getirilmesi AB’ye tam üye olduktan sonra yerine getirmemiz gereken bir yükümlülüktür” ifadesi kullanıldı.

Dün BBC Türkçe'nin servis ettiği haberde göçmen krizinin çözümü için Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) ile vardığı anlaşma kapsamında 89 ülke ile yaptığı vizelerin kaldırılması anlaşmasının Haziran'da feshedileceği belirtiliyordu.



AA

1 Oca 2016

Türkiye'de 2015'in en çok konuşulan 4 olayı!

IV. VİZESİZ AVRUPA 

-Sığınmacı krizi gündemiyle 15 Ekim'de toplanan Avrupa Birliği (AB) Liderler Zirvesi'nde, Türkiye'den yasa dışı yollarla Avrupa'ya geçen kaçak göçmenlerin iadesi konusunda anlaşmaya varıldı.

 Bir sonraki sayfaya geçmek için tıklayın!

9 Ara 2015

Rusya'ya, BM'deki 'Türkiye' hamlesinde soğuk duş!


Rusya'nın talebiyle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK), Türkiye'nin Irak'taki eğitim birliği konusu görüşüldü. Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vitaliy Çurkin, 'Toplantı çok önemli olmasına rağmen hayal kırıklığına uğradım' dedi. Bu arada Rusya, 'Irak'ın BMGK'ya gönderdiği mektup toplantı talebimizi tetikledi' derken, Irak böyle bir mektup göndermediğini açıkladı.

Rusya’nın talebiyle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK), Türkiye’nin Irak’taki eğitim birliği konusu görüşüldü.

'MEKTUP' MUAMMASI

BMGK, kapalı toplantıda, Rusya’nın talebi üzerine Irak’taki Türk askeri varlığını ele aldı. BM Genel Sekreter yardımcılarından Miroslav Jenca da talep üzerine toplantıya katılarak Konsey üyelerine sunum yaptı. Toplantının çıkışında ise talebin kimden geldiği ve Irak’ın mektupla Konsey’e başvurup vurmadığı muamması yaşandı.

IRAKLI TEMSİLCİ: BMGK'YA HENÜZ MEKTUP GÖNDERMEDİK

Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vitaliy Çurkin, gazetecilerin, "Böyle bir toplantıya niçin gerek duydunuz?" sorusuna karşılık, "Irak, BMGK’ya mektup gönderdi. Bu bizim kapalı toplantı için harekete geçmemizi tetikledi. Irak Başbakanı ve diğer Iraklı yetkililer bu konuda açık şekilde şikayetlerini dile getirdiler" ifadesini kullandı.

Vitaliy Çurkin’in ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Irak’ın BM Daimi Temsilcisi Muhammed Ali el-Hakim ise Irak’ın konuyu ikili şekilde çözmek istediğini kaydederek, "Biz konuyu Ankara ve Bağdat arasında ikili olarak görüşüyoruz. İhtiyacımız olduğunda konuyu mektupla BMGK’ya bildiririz. Ancak Bağdat henüz BMGK’ya mektup göndermedi. Çurkin'in’in bahsettiği mektup zannediyorum 25 Haziran 2014’teki mektuptur" diye konuştu.

ÇURKİN: HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRADIM


Öte yandan, Churkin gazetecilere yaptığı açıklamada, toplantıda arzu ettikleri başarıyı sağlayamadıklarını da söyledi.

Vitaliy Çurkin, "Toplantı çok önemli olmasına rağmen hayal kırıklığına uğradım. Biz BMGK Başkanı’nın BM Şartı, uluslararası hukuk ve Irak’ın toprak bütünlüğü ve egemenliğine saygı gösterilmesini isteyen bir metni gazetecilere okumasını istedik ancak bazı üyeler sorunun daha da büyümemesi gerektiğini savunarak kabul etmediler" dedi.

Çurkin, taleplerine muhalefet eden ülkelerin uluslararası prensiplere olan bağlılıklarının sorgulanacağını da öne sürerek, "BMGK’dan ortak bir metin çıksaydı toplantının etkisi daha fazla olabilirdi ancak BMGK bu konuya yeterli önem vermedi" diye konuştu.

Rus savaş uçağının düşürülmesi konusunun gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine de Çurkin, bu konunun Irak meselesi ile bağlantısı olmadığını, bu yüzden gündeme getirmediklerini söyledi.

Türkiye’nin, "Irak hükümetinin izni olmadan bu ülkeye ek asker gönderme" kararını, "düşünülmeden alınmış ve izah edilemeyecek bir hareket olarak" değerlendirdiklerini belirten Vitaliy Çurkin, DAEŞ’le mücadele eden ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin de Suriye’de hükümetin onayı olmadan operasyon yaptıklarını ve bunun illegal olduğunu savundu.
 
TÜRKİYE'NİN AÇIKLAMASI: BU BİR SIR DEĞİL

Türkiye’nin BM Daimi Temsilcisi Halit Çevik de, DAEŞ’le savaşta Irak halkı ve hükümeti ile birlikte olduklarını belirterek, Irak’ın toprak bütünlüğü ve egemenliğinin Türkiye için önemli olduğunu söyledi.

Rusya’nın talebiyle BM Güvenlik Konseyi’nde, Türkiye’nin Irak’taki eğitim birliği konusu görüşüldü. Toplantının ardından gazetecilere açıklama yapan Çevik, "Irak’ın toprak bütünlüğü ve egemenliği Türkiye için çok önemlidir" dedi.

Türkiye’nin DAEŞ’i, en büyük tehditlerden biri olarak gördüğünü vurgulayan Çevik, "Biz DAEŞ’le savaşta Irak halkı ve hükümeti ile birlikteyiz. Biz DAEŞ’le savaşan uluslararası koalisyonun bir parçasıyız. Bu bağlamda Türk askeri eğitimcileri bir yıldır Irak’ta bulunuyor. Bu bir sır değil" diye konuştu.

Çevik, bu birliklerin rotasyona gittiğini ancak bazı spekülasyonlar nedeniyle konunun kamuoyunun gündemine getirildiğini dile getirerek, bu spekülasyonlar üzerine hemen Türk yetkililerin mevkidaşları ile temasa geçtiklerini kaydetti.

Konuyu ikili diyalog ile çözmek istediklerini anlatan Çevik, Türk askerinin Irak’ta hükümetin de rızasıyla yaklaşık bir yıl önce göreve başladığını ve Türkiye’nin bu konudaki tüm bilgileri Iraklı yetkililerle paylaştığını ifade etti.
 
'DİYALOGLA ÇÖZÜLMESİNE ZAMAN TANINMALI'

Çevik, Rusya’nın bu konuyu "aniden gündeme getirmesinin" düşürülen Rus savaş uçağıyla ilgisinin olup olmadığının sorulması üzerine de bu iki konu arasında bağlantı olduğunu düşünmediklerini belirterek, "İki komşu ülke arasında bu konunun diyalogla çözülmesine zaman tanınmalı" dedi.

Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Halit Çevik (sağda) ile Irak'ın BM Daimi Temsilcisi Muhammed Ali El Hakim (solda), Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Görüşme, buzları eritti

Çevik, konuşmasının ardından BMGK’dan ayrılırken karşılaştığı Irak’ın BM Daimi Temsilcisi Muhammed Ali el-Hakim ile de bir süre ayak üstü görüştü.

Gazetecilerin ilgisi üzerine konuşan Hakim, Türkiye’den, iki gün önce gönderilen askerlerin geri çekilmesini istediklerini, bunun uluslararası hukukun ve BM Şartı’nın ihlali olduğunu söylediklerini kaydetti.

Türkiye’nin bunu anladığını kaydeden Hakim, "Bu konuda ikili olarak görüşüyoruz. Bu konuyu BMGK’ya ve BM’ye taşımadık" ifadesini kullandı. Büyükelçi Çevik de konunun bir algı konusu olduğunu düşündüklerini ve üzerinde çalıştıklarını dile getirdi.



AA

6 Ara 2015

Avusturya Başbakanı: 3 milyar euroyu Türkiye'ye hediye etmedik

Avusturya Başbakanı Werner Faymann 

Avrupa Birliği Parlamento Başkanı Alman politikacı Martin Schulz ile Avusturya Sosyal Demokrat Partisi (SPÖ) Genel Başkanı ve Başbakan Werner Faymann, Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında görüşmelere açılan mülteci dosyasıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Avusturya Başbakanı Werner Faymann, "AB olarak Türkiye’ye verdiğimiz 3 milyar euro asla bir hediye değildir. Bu para Ortadoğu’dan gelen mülteciler için okul, sağlık ve barınma hizmetlerinde kullanılacaktır" derken, AB Parlamento Başkanı Schulz ise AB üyesi ülkelere sitemde bulundu ve "Maalesef sadece 8 ülke mülteciler için gayret gösteriyor. Birliğe üye 20 ülke oralı bile olmuyor" şeklinde konuştu.

"TÜRKİYE İLE AÇILAN MÜZAKERELER SADECE MÜLTECİ SORUNLARI İÇİN"

Schulz ve Faymann Avusturya devlet televizyonu ORF’de yayınlanan "Yüksek ev" adlı programda AB-Türkiye ilişkilerini anlattılar. Faymann 3 Milyar euroluk yardımın Türkiye ile bir pakt oluşturulduğu anlamına gelmediğini belirtti. Schulz ise Faymann’ı doğrulayarak AB-Türkiye müzakerelerinin açılan ana başlığı sadece mültecilerin Türkiye’de konaklamasını sağlamak" dedi.

Faymann ve Schulz "Bu çalışmalar Türkiye ile bir ’pakt oluşturma girişimi değildir" diyerek "Ancak mülteciler için yardım ve AB sınırlarının korunmasıdır" şeklinde izleyenlere bu konuda güvence verdiler.



DHA

19 Eki 2015

Türkiye Avrupa'nın yeni tampon bölgesi!


Almanya Başbakanı Angela Merkel'in mülteci krizinin çözümüne ilişkin Türkiye'ye yaptığı günübirlik ziyaret, Alman basınında geniş yer buldu.

Türkiye'deki seçimlerin hemen öncesi gerçekleşmesi nedeniyle eleştirilen ziyarete ilişkin haberler özetle şöyle:

Welt Online:
Erdoğan’ın Türkiye’si Avrupa’nın yeni tampon bölgesi

“Seyahat kolaylıklarına ilişkin belirsiz vaatler ve AB müzakerelerinde yeni fasıl açılması durumu gizleyemez: Merkel Türkiye’ye sınır muhafızı rolü biçti” ifadelerinin kullanıldığı haberde, “Suriye’de tampon bölge isteyen Türkiye, kendisi tampon bölge oldu” denildi.

Frankfurter Allgemeine Zeitung:
Merkel’den Türkiye’ye para ve vize kolaylığı

Başbakan Angela Merkel, Türkiye'nin mülteci krizinde AB ile daha sıkı çalışması karşılığında, vize kolaylığı ve mali yardım önerdi. Geri kabul anlaşması gereği, mültecilerin hızlı bir şekilde geri almasını talep etti.

Spiegel Online:
Bana yardım edersen, ben de sana yardım ederim

Zor ziyaret, tartışmalı zamanlama: Normal bir zamanda böyle bir ziyareti kimse düşünemezdi. Başbakan Angela Merkel, Türkiye’de parlamento seçimlerine iki hafta kala İstanbul’a giderek, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştü. Türkiye’ye daha çok para, vize kolaylığı ve AB müzakerelerinde yeni ivme önerildi.

Tagesschau.de:
Zor ziyaret, tartışmalı zamanlama

Batılı politikacılar, otoriter davranışları nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan son zamanlarda uzak durdu. Ama Başbakan Angela Merkel, mülteci krizinde Türkiye’ye güveniyor. Erdoğan’la görüşmesinin yakınlaşmayı getirmesi öngörülüyordu, ancak seçimlerden önce yapılan ziyaret eleştirilere de neden oldu.



Ahmet YILDIRIM / DHA

18 Eki 2015

Merkel ile Erdoğan'ın görüşmesi başladı!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yıldız Sarayı Mabeyn Köşkü'nde Almanya Başbakanı Angela Merkel'i kabul etti.


Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın görüşmesi başladı. Beşiktaş’taki Mabeyn Köşkü’nde planlanandan yaklaşık 25 dakika gecikmeli başlayan görüşme için ilk olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan geldi. Erdoğan’dan yaklaşık 1 saat sonra 16.25’de ise Merkel, köşke geldi.



17 Eki 2015

Merkel'den Türkiye'ye vize açıklaması!


Almanya Başbakanı Angela Merkel, Pazar günü yapacağı Türkiye ziyareti öncesinde Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesine (FAZ) verdiği röportajda, Türkiye'ye güvenli ülke statüsü verilmesinden yana olduğunu belirtti.

Haberde Merkel, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne aday bir ülke olduğunu hatırlatarak, aday bir ülke olarak güvenli ülke statüsüne sahip olmayan tek ülkenin Türkiye olduğuna vurgu yaptı.

GÜVENLİ ÜLKE STATÜSÜ VERİLMEMESİ YANLIŞ OLUR

Türkiye ziyareti öncesinde Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesine (FAZ) verdiği röportajda Almanya Başbakanı Angela Merkel, “Tabii ki Türkiye'de insan haklarına saygı ya da Kürtlerin durumu bizi kaygılandırmaya devam ediyor, yine de, Türkiye'ye bu statünün verilmemesinin prensipte yanlış olacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı. Türk vatandaşlarına uygulanan vizede kolaylık sağlanabileceği sinyalini de veren Merkel, vize zorunluluğunu her zaman geri dönüş anlaşması ile ilişkilendirdiklerini, anlaşmanın da yürürlüğe girdiğini hatırlatarak, “Bazı adımları hızlı atabiliriz" dedi

KARŞILIKLI ÇIKARLAR SÖZKONUSU

Türkiye ile karşılıklı çıkarların dengelenmesinden bahseden Merkel, "Biz mülteci hareketini organize ederek, kontrol altına almak istiyoruz, Türkiye de yükün hafifletilmesini istiyor" dedi. Merkel, Avrupa için çözümler üzerinde uğraştığına vurgu yaparak, her şeyden önce Türkiye ile Yunanistan arasındaki AB sınırını etkin bir şekilde korumaya çalıştığını belirtti.

Almanya'nın Suriye'deki savaşı bitirmek için daha etkin rol almasının gerektiğini kaydeden Merkel, "Savaşı bitirmek için Avrupa düzeyinde, ama aynı zamanda Amerika Birleşik Devletleri, Rusya ve diğer bölgesel aktörlerle de her şeyi devreye sokmalıyız" dedi.



Ahmet YILDIRIM/ALMANYA, (DHA)

8 Eki 2015

Merkel: Türkiye'nin AB üyeliğine karşıyım, bunu Erdoğan da biliyor!

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Türkiye'ye yardımın Avrupa'ya göçmen akınının önüne geçmek için gerekli olduğunu, fakat bu durumun Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmemesi 
yönündeki görüşünü değiştirmediğini söyledi.

Alman devlet televizyonu ARD'ye konuşan Merkel, "Türkiye'nin AB üyeliğine her zaman karşıydım. Cumhurbaşkanı Erdoğan da bunu biliyor. Hâlâ karşıyım" ifadelerini kullandı.

Reuters haberinde, Şansölye Merkel'in iktidara geldiği 2005 yılından önce de Türkiye'nin AB'ye girmesine karşı durduğunu, onun yerine "imtiyazlı ortaklık"tan yana olduğunu hatırlattı. Merkel, son yıllarda bu tutumunu pek yüksek sesle dile getirmiyordu.



Kaynak:Reuters

3 Eyl 2015

Avrupa'dan skandal öneri!

Avrupa ülkeleri kapılarına dayanan binlerce mülteciye somut çözüm bulmak için uğraşırken AB ülkelerine komşu olan İsviçre kolaya kaçarak hiç mülteci almayıp buna karşılık para ve yiyecek yardımı yapmayı önerdi.
İsviçre halkı, Avrupa’da sığınma arayan göçmenlere kapılarını açmak yerine göçmen krizinin yaşandığı ülkelere para yardımı yapılması gerektiğini düşünüyor. Bern Üniversitesi tarafından binden fazla kişiyle yapılan ankete katılanların yüzde 60.9’u İsviçre’nin insani krizlerin çözümünde öncü bir rol almasını istedi. Ancak İsviçre’nin kapılarını mülteci ve göçmenlere açması söz konusu olunca katılımcıların yüzde 83.1’i bu kişilerin ülkeye kabulü yerine İsviçre’nin “krizden etkilenen ülkelere cömertçe maddi yardım yapması” gerektiğini belirtti. Katılımcıların üçte ikisi mültecilerin ülkenin refahına zarar vereceğini düşündüğünü söyledi. Ankete katılanların yaklaşık yarısı ise sınırların geçici olarak kapatılması görüşünü savundu.

BALKAN ÜLKELERİNE YARDIM 
İsviçre hükümeti ise göçmen krizinden etkilenen Balkan ülkelerine yardım yapacağını bildirdi. İtalya, Almanya, Avusturya ve Fransa’ya sınırı olan İsviçre’nin Avrupa’daki göçmen krizine bakışını değerlendiren İsviçre Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü George Farago, “Bu yardımlar uluslararası kuruluşlara ve yetkililere maddi destek şeklinde olabilir ancak şu an için miktar belirlenmedi” dedi. Federal Göçmen Ofisi’nin verilerine göre, 2015’in ilk yarısında İsviçre’ye 11 bin 873 sığınma başvurusu yapıldı. En çok sığınma başvurusu yapanlar arasında Eritreliler bulunuyor.



Kaynak:Habertürk