ANASAYFA       SONDAKİKA       GÜNDEM       MAGAZİN       SİYASET      

26 Nis 2016

508 yıl ceza alan öğretmene bir cinsel istismar davası daha!


Karaman'daki cinsel istismar davasında 508 yıl 3 ay hapis cezası alan öğretmene ikinci bir cinsel istismar davası açıldı.

Karaman'da Ensar Vakfı ve KAİMDER'a ait kayıt dışı yurtlarda barınan 10 erkek öğrenciye 'cinsel istismarda' bulunduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan sınıf öğretmeni Muharrem B, toplam 508 yıl, 3 ay hapse çarptırılmıştı. İlk duruşmada biten davada mahkeme herhangi bir indirime gitmemişti.

Muharrem B.'ye ikinci bir cinsel istismar davası açıldı.

20 Nis 2016

Karaman davasında sanık öğretmene 508 yıl hapis cezası!


Karaman'daki cinsel istismar davasında sanık öğretmen hakkında toplam 508 yıl 3 ay hapis cezası verildi.

Karaman'da Ensar Vakfı ve KAİMDER'a ait kayıt dışı yurtlarda barınan 10 erkek öğrenciye 'cinsel istismarda' bulunduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan sınıf öğretmeni Muharrem B, toplam 508 yıl, 3 ay hapse çarptırıldı. İlk duruşmada biten davada mahkeme herhangi bir indirime gitmedi.

KARAR ÖNCESİ GAZETECİLER İÇERİ ALINDI

Karaman Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşma, sanık Muharrem B. ile tanıkların ifadelerinin alınmasıyla tamamlandı. Karar öncesi gazeteciler de içeriye alındı.

Kararı açıklayan mahkeme başkanı, sanığa, "Çocuğun nitelikli cinsel istismarı", "hürriyeti tahdit", "kasten yaralama" ve "müstehcen görüntüleri izletme" suçlarından toplam 508 yıl 3 ay hapis cezası verdi.

Karaman Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturma kapsamında sınıf öğretmeniyken Muharrem B.'nin 10 küçük mağdura farklı zamanlarda cinsel istismarda bulunduğu kanaatine vararak, Karaman Ağır Ceza Mahkemesinde kamu davası açmıştı.

600 YIL HAPSİ İSTENİYORDU

Karaman'da 10 erkek öğrenciye 'cinsel istismarda' bulunduğu iddiasıyla tutuklanan sınıf öğretmen Muharrem B. 600 yıla yakın hapis cezası istemiyle bugün hakim karşısına çıktı.

Duruşmada ifade veren sanık öğretmen, emniyette ifadesini alan polislerin kendisine baskı yaptığını öne sürerek tüm suçlamaları reddetti. Sanık ayrıca 'Ben eşcinselim. Çocuklar kendi aralarındaki istismarı benim üstüme atıyor' iddiasında bulundu. Son sözü sorulan Muharrem B. 'Ben babasız büyüdüm' diyerek ağladı.

DURUŞMAYA GİZLİCE GETİRİLDİ

Karaman Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 09.30’da başlayan duruşmaya Ereğli Cezaevi'nde bulunan sanık Muharrem B.'nin getirilmemesi, SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim) sistemiyle katılması bekleniyordu. Ancak bir sürpriz yaşandı ve sanık öğretmen gizlice duruşma salonuna getirildi.

'POLİS BENİ KANDIRDI'

Savunmasında hakkındaki suçlamaları kabul etmediği belirtilen Muharrem B.'nin ilk sözlerinin iyi bir eğitimci olduğu ve TEOG başarıları bulunduğunu söylemek oldu. Çocukları evladı gibi sevdiğini ileri süren Muharrem B. "Ben yapmadım, polisler çocukları yanlış yönlendirmiş" dedi.

Emniyette baskı altında verdiği ileri sürdüğü ifadeleri kabul etmediğini söyleyen Muharrem B., "Polis bana 'Sen burada anlat, sen ceza almazsın' dedi. Ben de anlattım" ifadelerini kullandı.

'EŞCİNSELİM, ÇOCUKLAR KENDİ ARALARINDAKİ İSTİSMARI BENİM ÜZERİME ATIYOR'

Eşcinsel olduğunu söyleyen Muharrem B. "Çocuklara yönelik cinsel istismarda bulunmadım. Çocuklar kendi aralarındaki istismarı benim üzerime attı." dedi. Duruşmayı takip eden CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer ise Twitter'dan şu mesajı paylaştı

'SINAV DÖNEMLERİNDE ÇOCUKLARI TESELLİ ETMEK İÇİN YANLARINDA YATIYORDUM'

Sanık Muharrem B. ifadesinde, "Çocukların sınav dönemlerinde, onları teselli etmek için yanlarına yatıyordum” dedi. Polisteki ifadesi sırasında neden eşcinsel olduğunu söylediğinin sorulması üzerine de, ”Beni tedaviye göndersinler. Tutuklamasınlar diye eşcinsel olduğumu söyledim” ifadesini verdi.

HAYVANLARLA İLGİLİ GÖRÜNTÜLER, 'BELGESEL'MİŞ!

Beraatına karar verilmesini isteyen sanık Muharrem B., "Ailelerin ve çocukların olduğu ortamda yargılanmak isterdim. Hayvanlarla ilgili müstehcen görüntüleri ise ben fen bilgisi dersi kapsamında YouTube’den, canlı üremesiyle ilgili belgesel izlettim. Keşke çocuklar da burada olsaydı, onlarla karşılaşsaydık" dedi.

SON SÖZLERİ SORULUNCA "BABASIZ BÜYÜDÜM" DİYE AĞLADI!

Mahkeme, avukatların ardından sanık Muharrem B.’ye son sözlerini sordu. Suçsuz olduğunu ileri süren Muharrem B., "Bana iftira attılar. İki yıl Ensar Vakfı’nda, 3 yıl KAİMDER’de kaldığım dönemlerde benimle ilgili hiç bir şikayette bulunan olmadı. Bu çocuklar 6 ay yalnız kaldılar. Bunlar kendi aralarında cinsel ilişkiye girmişler. Ben aileleri uyardım fakat aileler beni dinlemedi. Benim hakkımda şikayette bulundular" dedi. Sanık Muharrem B.’nin son savunması yaparken bir ara babasız büyüdüğünü söyleyip ağlayarak, "Ben çok üzgünüm, babasız büyüdüm. Bu yüzden de çocuklara hep babalık yapmaya çalıştım. Çocuklara kendi cebimden hep masraf ettim. Ben onların anne babası gibi oldum" diye konuştu. Muharrem B., duruşmada çocuklar ve çocukların annesi ve babalarıyla birlikte olmasını istediğini yineledi.

BOŞANMA DAVALARI SÜREN EŞİ: BANA ÇOK KÖTÜ DAVRANIYORDU

Mahkemede tanık olarak dinlenen sanık Muharrem B.’nin eşi H.B. ise boşanma davalarının sürdüğünü belirterek, "Boşanma davamız sürüyor. Bu olaylar ortaya çıkmadan evden ayrılmıştım. Evdeki adamla, dışarıdaki adam bir değil. Çok farklıydı. Bana çok kötü davranıyordu" dedi. Duruşma karar için ara verildi.

Türkiye'nin gözü Karaman'daki davada! Sanık tüm suçlamaları reddetti.


Karaman'da 10 erkek öğrenciye 'cinsel istismarda' bulunduğu iddiasıyla tutuklanan sınıf öğretmeni Muharrem B.'nin 600 yıla yakın hapis cezası istemiyle yargılanmasına başlandı. Duruşmada ifade veren sanık öğretmenin, emniyette ifadesini alan polislerin kendisine baskı yaptığını söyleyerek, tüm suçlamaları reddettiği öğrenildi.

Karaman Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 09.30’da başlayan duruşmaya Ereğli Cezaevi'nde bulunan sanık Muharrem B.'nin getirilmemesi, SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim) sistemiyle katılması bekleniyordu. Ancak bir sürpriz yaşandı. Sanık öğretmen gizlice duruşma salonuna getirildi.

SANIK, SAKALLI VE RAHAT BİR ŞEKİLDE SALONA GİRDİ

Ankara Barosu’ndan avukat İmdat Balkoca, tecavüzcü öğretmen Muharrem B.'nin gece adliyeye getirildiğini, sakallı olduğunu, rahat bir şekilde yürüyerek salona girip yerine oturduğunu söyledi. Duruşmada şu anda sanık Muharrem B.'nin ifadesi alınıyor.

'POLİS BASKI YAPTI' DEDİ, TÜM SUÇLAMALARI REDDETTİ


Sanık öğretmenin, emniyette ifadesini alan polislerin kendisine baskı yaptığını söyleyerek, tüm suçlamaları reddettiği öğrenildi

600 YILA KADAR HAPSİ İSTENİYOR

Karaman'da kentin en önemli okullarından Gazi Mustafa Kemal İlkokulu'ndan görevli sınıf öğretmeni Muharrem B., Ensar Vakfı ile Karaman İmam Hatip Okulları Mezunları Derneği'ne (KAİMDER) ait olduğu ileri sürülen yurtlarda barınan 10 erkek öğrenciye 'cinsel istismarda' bulunduğu iddiasıyla 5 Mart'ta tutuklandı.

Mağdurlardan 7’sine tecavüz, 2’sine cinsel istismar, 1’ine de müstehcen görüntü izletip taciz etmekten 600 yıla yakın hapsi istenen sanık Muharrem B., 'kasten yaralama' 'çocuğu müstehcen yayınları okumaya ve seyretmeye teşvik', 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı', 'cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyet yoksun kılma', 'çocuğun cinsel istismarı' suçlamalarından bugün Karaman Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlandı.



SANIK GECE GETİRİLMİŞ

Ankara Barosu avukatlarından İmdat Balkoca, sanık Muharrem B.'nin gece adliyeye getirildiğini belirterek, sanığın sakallı ve üzerinde gömlek bulunduğu, gayet rahat bir şekilde yürüyerek salona girip, yerine oturduğu, avukatlardan tepki gösteren olmadığını ve şuan iddianameden okunduğunu söyledi.


DURUŞMA SALONU HINCA HINÇ DOLU

Davanın görüldüğü 40- 50 kişi kapasiteli salonda, yoğun katılım nedeniyle yaklaşık 100 kişi bulunuyor. Salonda ifadeleri daha önce alındığı için mağdur çocuklar ve aileleri gelmedi. Sadece avukatları duruşmaya katıldı.



Duruşmaya ilk olarak davaya müdahil olmak isteyen baroların çocuk hakları komisyonları ile bireysel olarak katılmak isteyen avukatların talepleri alındı. Heyet ardından olayların yaşandığı yurtların bağlı olduğu Ensar Vakfı, KAİMDER, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile baroların çocuk hakları komisyonları, Çocuk Hakları Koruma Derneği, İnsan Hakları Derneği’nin davaya müdahil olma taleplerini kabul etti.

Duruşmaya, Ensar Vakfı Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu ile Hukuki Araştırmalar Derneği Genel Başkan Yardımcısı Harun Akdere de mağdur avukatı olarak katıldı.


DURUŞMAYA ARA VERİLDİ

Milletvekilleri ile bazı derneklerin davaya müdahillik talebi ise reddedildi. Karara itiraz eden CHP ve HDP milletvekillerinin, salondan ayrılmak istememesi üzerine mahkeme başkanının, duruşmaya ara verdiği öğrenildi.

Duruşmayı izlemeye gelenler arasında CHP’den Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, milletvekilleri Hüsnü Bozkurt, Gaye Usluer, Nur Hayat Altaca, Candan Yüceer, Ali Şeker, Burcu Köksal yeraldı. Bağımsız milletvekili Aylin Nazlıaka da duruşmayı izlemeye geldi.



AVUKATLARDAN ALKIŞLI PROTESTO

Mahkeme heyeti, duruşmaya ara verdikten sonra, davaya gözlemci ve izleyici olarak katılmak isteyen milletvekillerinin taleplerini incelediği öğrenildi. Bu sırada duruşma salonunun önünde bekleyen avukatlar ise, içeri alınmadıkları uzun süre bekledikleri için durumu alkışlarla protesto etti. Salonun kapısı kapalı olduğu için avukatlar ile müşavir ve polis arasında zaman zaman gerginlik yaşandı. Saat 10.55 sıralarında duruşma salonunun kapısı yeniden açıldı ve müdahil avukatlar salona alınmaya başlandı.

30 BARO DAVAYA MÜDAHİL

Mağdur çocuklardan 5’inin avukatlığını üstlenen Karaman Bora Başkanı Oktay Yılmaz, ”5 mağdur çocuğun avukatlığını ben üstlendim. Diğer 5 çocuğun da Ensar Vakfı’nın avukatlarının savunacağını biliyorum. Başta Karaman Barosu Çocuk Hakları Komisyonu ve Barolar Birliği olmak üzere yaklaşık 30 baronun çocukları komisyonunda görevli avukatlar, davaya müdahil olacak. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı müdahil olacak” dedi.

SANIĞA AKIL SAĞLIĞI YERİNDE RAPORU VERİLDİ

Mağdur çocukların ifadesinin daha önceden alındığını belirten Baro Başkanı Yılmaz, ”Çocukların ifadeleri alındı. Adli Tıp Raporları hazır. Sanık da SEGBİS ile duruşmaya katılacak. Onun da Adli Tıp Raporu hazır. Akıl ve ruh sağlı yerinde raporu verilmiş. Duruşmanın bugün karara bağlanacağını tahmin ediyoruz” dedi.

1 AVUKAT GÜÇLÜKLE İKNA EDİLDİ



Oktay Yılmaz, sanığı savunmak için de Karaman Barosu’na kayıtlı hiçbir avukatın kabul etmediğini, ancak CMK gereği bir avukat arkadaşlarını güçlükle ikna edip, sanığın avukatlığını üstenmek zorunda kaldığını belirtti. Ağır Ceza Mahkemesi’nin önüde başta CHP’li milletvekilleri, çok sayıda avukat ve bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri salonun önünde bekledi. Salonun kapısı ise saat 09.15’da açıldı ve katılımcılar ve avukatlar içeri alındı. Saat 09.30’da duruşma başladı.

ADLİYE ÖNÜNDE PROTESTO

Duruşmada mağdurlara destek için Karaman’a gelen bazı sivil toplum kuruluşları da, adliye binasının yaklaşık 100 metre ilerisindeki güvenlik noktasından içeri alınmadı. Aralarında Ankara Kadın Platformu, Eğitim-İş, İlerici Kadınlar Derneği, Emekci Harekat Partili Kadınlar, Birleşik Kamu İş Sendikası gibi sivil toplum kuruluşlarının bulunduğu yaklaşık 200 kişilik grup, ’Ensar Vakfı kapatılsın’, ’Tecavüzcüleri korumayın’, ’Tecavüzcüyü koruyan bakanlar istifa’ şeklinde slogan attı.

GENİŞ GÜVENLİK ÖNLEMİ

Duruşma nedeniyle kentin girişlerinde polis ekipleri tarafından kente giren araçları durduruldu , tek tek kimlik ve üst kontrolü yapıldı. Adliye çevresinde yaklaşık 3 kilometrelik alanda ise polis bariyerleriyle çevrildi. Adliyeye girmek isteyenler kimlik ve üst aramasından geçirilerek içeri alınıyor. Adliye önünde bir adette TOMA hazır bekletiliyor.



Ensar Vakfı Karaman Şubesi binasındaki tabelalar ise binaya Türk Bayrağı asılarak kamufle edilmeye çalışıldı.

VALİLİKTEN YASAKLAMA

Karaman Valiliği de duruşma nedeniyle, davanın devam ettiği süre boyunca Karaman il sınırları içerisinde her türlü toplanma, basın açıklaması, toplantı, gösteri yürüyüşü, miting, oturma eylemi, stant açma, çadır kurma vb. etkinliklerini resmi internet sitesinden yasakladığı duyurdu.

10 Nis 2016

Karaman'daki cinsel istismar olayı hakkında çarpıcı açıklamalar!


Karaman'da öğrencilere cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla hakkında dava açılan ve öğretmenlikten atılan Muharrem B.'nin, eski iş yeri komşusu M.T, 2000 yılında sanıktan aldığı bilgisayarda porno görüntülere rastlaması üzerine konuyu Jandarmaya ilettiğini, ancak kimsenin şikayetçi olmaması nedeniyle hakkında işlem yapılmadığını belirtti.

Karaman'da bazı öğrencilere cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla hakkında dava açılan ve öğretmenlikten atılan Muharrem B.'nin, eski iş yeri komşusu M.T, 2000 yılında sanıktan aldığı bilgisayarda porno görüntülere rastlaması üzerine konuyu Jandarmaya ilettiğini, ancak kimsenin şikayetçi olmaması nedeniyle hakkında işlem yapılmadığını belirtti.


İlgili haber 
Tecavüz mağduru çocuğa 300bin TL tazminat!


M.T. konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Ayrancı'da kısa süre öncesine kadar kırtasiye dükkanı olduğunu söyledi. Zanlı Muharrem B. ile 1999 yılında tanıştığında Ayrancı Halk Eğitim Müdür Yardımcısı olduğunu belirten M.T, "Çocukları arabasıyla getirip götürdüğünü, gezdirdiğini gördüm. Bir yerde bana 'buranın çocukları kıçını yıkamasını bilmiyor' dedi. Bunu duyunca bir an düşündüm. Şüphelerim arttı. Bunu kardeşime de anlattım." diye konuştu.

"ÇOCUK PORNOSU VE..."

Çocukları gezdirmesini uzaktan takip etmeye başladığını anlatan M.T, şöyle devam etti: "O sırada bilgisayar moda olmaya başladı. Dükkanda dilekçe yazmak için bir bilgisayar almak istedik. Kendi kendime bilgisayarı kurcalayarak öğrenirim dedim. M.B. bana, 'bende bir bilgisayar var, satayım. Fakat şimdi hemen teslim edemem, içinde sileceklerim, alacaklarım var' dedi. Bilgisayarı satın aldık. Bilgisayarı 2 ay geç teslim etti. Açıp kurcalarken, abuk sabuk şeyler çıkmaya başladı. Çocuk pornosu, erkek erkeğe porno, Amerikan askerlerinin pornosu gibi... Bu şahsın sapık olmasından şüphelendiğim için, gidip başçavuşa anlattım. O da Karaman'dan istihbaratçı arkadaşları çağırdı. 5-6 görevli gelip, bilgisayardaki görüntüleri izledi. Ben, gezdirdiği çocuklarla konuştum. Bir tanesi, 'Bana bir şey yapmıyor ama diğer çocuklarla çıplak yatıp kalkıyor' diye anlattı. Çocuğun babasına, 'Böyle böyle bir olay var, müsaade edersen karakolda çocukla konuşmak istiyorlar' dedim. Babası izin verdi. Baba dışarıda beklerken görevliler çocukla konuştu. Çocuk, diğer çocuklarla sabaha kadar çıplak yattığını anlattı. Ben de 'Oğlum bunlar olurken hanımı ne yapıyordu?' diye sordum. Çocuklar geldiğinde hanımını ahırda yatırıyormuş. O zamanki eşi resmi nikahlı eşi değilmiş."

'Bana gözdağı verdi'

M.T, zanlının ayrıldığı eşinden bir çocuğu olduğunu, ona hiç bakmadığını öğrendiğini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yatağa çıplak girdiği iddia edilen çocuklardan birinin babasıyla görüştüm. 'Bunla ilgili söylentiler var. Bu adam kendi çocuğuna bakmıyor, senin çocuğuna kitap hediye ediyor, gezdiriyor. Bunun yanına çocuğunu gönderme' dedim. Bana, 'yapmaz' diyerek, inanmadı. Vicdanen dayanamadım, uyarmak istedim. Anlatanla diğer çocuk akraba. 'Git öbür çocukla konuş' dedim. Fakat inanan, şikayetçi olan olmadı. Karakolda, 'Sen dilekçe yaz, şikayetçi ol' dediler. Ben de 'Mağdurların aileleri şikayetçi olmuyor, ben hangi sıfatla şikayetçi olacağım' dedim. Bu sırada olayı araştırdığımı Hoca (Muharrem B.) duymuş. Yanıma samimi şekilde geliyor, kucaklıyor, sıkıştırıyor. 'Ben karateciyim, şöyleyim, böyleyim, güçlüyüm' diyor, bana gözdağı veriyor. Fakat ben hep mesafeli durdum."


İlgili Haber 
13 Yaşındaki çocuğu babası hamile bırakmış!


"İÇERİYE BÖLME YAPTIRMIŞ"

Muharrem B.'nin bir süre kendi iş yerinin yanına kırtasiye dükkanı açtığı bilgisini veren M.T, şunları kaydetti: "İçeriye bir bölme yaptırmış. Yanında çalışan kişi, 'Burada ne yapıyor?' diye sorduğumda, 'Burada çocuk okutuyor' dedi. Jandarmaya defalarca gittik, geldik. Çocukların ifadeleri alındı. Adamı takip ettiler. Evi bana uzakta olduğu için bir şey elde edemedik."

"Eyvah, bu işlere yine başlamış dedim"

Karaman'daki son olay ortaya çıktığında berberde olduğunu aktaran M.T, şunları söyledi: "Berber bana, 'Maşallah M.B. Hoca yine çocuklara ders vermeye başlamış, sakal falan koymuş' dedi. Ben o zaman kendi kendime eyvah, bu işlere yine başlamış dedim."

25 Mar 2016

Davutoğlu'ndan Karaman'daki cinsel istismara ilk tepki!


Karaman'da Ensar Vakfı'nda görevli öğretmenin onlarca çocuğa cinsel istismarda bulunmasıyla ilgili soruşturmayla ilgili Başbakan Davutoğlu ilk kez konuştu...

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Karaman'da bir öğretmenin öğrencilere cinsel istismarda bulunmasıyla ilgili "İnsanın yüz karası olan bu şahıs bir daha gün yüzü görmeyecek. Olaydaki faile ben insan bile diyemem. Bu aşağıların aşağısı bir mahluktur. Bununla ilgili ne gerekiyorsa yapılacak" dedi.

"BU CANİYE GEREKEN CEZANIN VERİLMESİ İÇİN DAVANIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ"

Başbakan Davutoğlu, Manisa'da gerçekleştirilen Toplu Açılış Töreni'ne katıldı. Burada hitap eden Davutoğlu, Karaman'da bir öğretmenin 10 erkek öğrenciye cinsel istismarda bulunmasıyla ilgili açıklama yaparak "Hepimizin vicdanını yaralayan bir konuya da burada değinmek istiyorum. Karaman'da yaşanan olaydan haberiniz vardır. Birkaç gündür özellikle sosyal medyada çok ciddi şekilde duyulmuş, bilinmiş bir olay. Buradan açık şekilde söylüyorum. Çocuklarımıza yönelik istismara karşı bu cani sapığın hak ettiği ceza ne yazık ki ceza kanunumuzda yok. Ama tüm milletimiz emin olsun ki bu caniye gereken cezanın verilmesi için bu davanın, bu çocukların hukukunun takipçisi olacağız. Biz her bir çocuğu gördüğümüzde kendi evladımızı görürüz. Hiçbir çocuğun herhangi bir caninin, sapığın elinde böylesine mağdur edilmesine izin vermeyiz. Eşref-i mahlukat olan insanın yüz karası olan bu şahıs bir daha gün yüzü görmeyecek" diye konuştu.

"OLAYDAKİ FAİLE BEN İNSAN BİLE DİYEMEM"

Konuyla ilgili ne gerekiyorsa yapılacağını vurgulayan Davutoğlu, Meclis'te Araştırma Komisyonu kurulduğunu hatırlatarak "Bu istismarıyla alakalı TBMM'de partilerin oy birliğiyle Araştırma Komisyonu kuruldu. Bu daha ilk andan itibaren konu bana intikal ettiğinde arkadaşlarıma verdiğim talimatta. Bütün partilerle birlikte gereken araştırma önergesini verin. Vicdanlarımızı yaralayan çocuk istismarı konusunda aydınlatılmamış tek bir nokta dahi kalmayacak. Her ne yapılacaksa AK Parti bu konuda en ön safta olacak. Bu olayın kendisi bir insanlık ayıbıdır. Olaydaki faile ben insan bile diyemem. Bu aşağıların aşağısı bir mahluktur. Kim bir çocuğa el uzatırsa o, emin olun ki bütün insanlığın en aşağılık mahluğudur. Bununla ilgili ne gerekiyorsa yapılacak. Hiç kimsenin şüphesi olmasın" ifadelerini kullandı.