ANASAYFA       SONDAKİKA       GÜNDEM       MAGAZİN       SİYASET      

26 Mar 2016

Deniz Baykal: Doğu'da halk artık teröre isyan ediyor!


CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, "Şu anda Doğu'da halk artık isyan ediyor. Daha önce kendilerini koruduklarını zanneden terör örgütünü şimdi yavaş yavaş dışladılar. Onlara lanet etmeye başladılar" dedi.

CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal, Burdur'un Bucak İlçesi'nde partisinin ilçe başkanlığını ziyaret etti. İl Başkanı Barış Ayten, İlçe Başkanı Aziz Yıldız ve yönetim kurulu üyeleriyle vatandaşların yer aldığı ziyarette konuşan Deniz Baykal, Türkiye'nin çok acı günleden geçtiğini söyledi.

Baykal, "Ama hangi Cumhuriyet Halk Partisi'ne; gerçek Cumhuriyet Halk Partisi'ne. O bildiğiniz bu memleketi kurtarmış, Atatürk'e ve onun düşüncelerine inanan Cumhuriyet Halk Partisi'ne ihtiyaç vardır" dedi.

"DOĞU HALKI BUNU GÖRDÜ"

Terör olaylarına da değinen Deniz Baykal, Doğu'daki vatandaşlarımızın hepsi de kendi vatanlarından göç etmek zorunda kaldığını kaydederek şöyle dedi: "Ama sevindiğim bir nokta var; doğudaki halk anladı ki 'Terörün bana faydası yok, artık terör bana da silah doğrulttu. Bana, beni koruyacak devlete ihtiyacım var.' İşte kardeşlerim, Doğu halkı bunu gördü. 'Terör yandaşlığı yapan partilerden de bana fayda yok' dedi. 'Beni koruyacak bir devlete ihtiyacım var' dedi. Şu anda Doğuda halk artık isyan ediyor. Daha önce kendilerini koruduklarını zanneden terör örgütünü şimdi yavaş yavaş dışladılar. Onlara lanet etmeye başladılar. Doğudan kaçan halk nereye gitti? Kandil'e mi, Kobani'ye mi, Süleymaniye'ye mi, Erbil'e mi, Kuzey Irak'a mı gitti? Hayır. Türkiye'ye gittiler. Daha güvenlikli Türkiye'yi tercih ettiler. Yani bizleri tercih ettiler. İşte bu çok önemli bir olaydır. Bizim daha güçlü olmamız lazım."

17 Şub 2016

Baykal'dan Kılıçdaroğlu'na cevap!


Kılıçdaroğlu'nun 'Sözleri AKP'ye can simidi oldu' sözlerine Baykal'dan cevap geldi. Deniz Baykal yazılı açıklama yaptı...

Antalya Milletvekili Deniz Baykal, önceki gün CNN Türk’teki konuşmaları sonrasında gelen eleştiriler üzerine yazılı bir açıklama yaptı. Baykal "AKP’ye karşı çıkmakla Türkiye'ye sahip çıkmak arasındaki ayrımı yapabilmek devlet adamı olmanın gereğidir." dedi.

"Suriye sorunun bu hale gelmesine kim yol açtıysa onun altında kalsın bize ne deme hakkımız da yoktur. Bizim sorunumuz iktidarla hesaplaşmanın ötesinde Türkiye'ye sahip çıkmaktır" diyen Deniz Baykal’ın Suriye’deki etnik çatışmalarla ilgili açıklaması şöyle:

“Bizim görüşümüz her kimliğin her mezhebin her medeniyetin bu kargaşadan salimen çıkmasını sağlamak olmalıdır. Maalesef kriz öncesine kadar bir arada yasayan insanlar artık birbirlerine ve kendi medeniyetlerine karşı savaş verir hale düşmüşlerdir. Bu manzaraya dur diyecek bir uluslararası otoritenin oluşturulamamış olması utanç vericidir. Nusayri’si Sünni’si, Hristiyan’ı on yıllardır bir arada barış içinde yaşadıkları günleri özler hale gelmişlerdir.

LİCE HALKI İÇİN YOLA DÜŞMÜŞ BİRİSİYİM

Dışarıdan müdahale eden yabancı güçler bu krizi daha da artırmaktadırlar. Alevilere yapılan haksızlıklar karşısında 1975’te sesimi yükselttiğim zaman “Kızılbaşlıkla” itham edilen, 1989’daki “Kürt Raporu” nedeniyle “bölücülük”le suçlanıp DGM’ye verilen ve Saraybosna’daki Müslüman Boşnaklara yönelik etnik temizlik ve Müslüman kadınlara yapılan tecavüzler karşısında elindeki yazmalarla koşan, Lice halkına sahip çıkmak için yollara düşen birisiyim. Bugün Ortadoğu’daki medeniyetlerin Halep’iyle, Necef’iyle, Kerbela’sıyla, Erbil’iyle, Kobani’siyle bütün kültürlerin bütün kimliklerin korunmalarını ve barış içinde yaşamalarını istemekten başka hiçbir niyetim olamaz . Zulüm ve yıkım karşısında susamam…

GENEL BAŞKANLA 3 BAŞ BAŞA GÖRÜŞMEMİZ OLDU

Sayın Genel Başkan ile bu konuları ele aldığımız 3 baş başa görüşmemiz olmuştur. Sonucusun 26 Aralık 2015 Cumartesi günü gerçekleşmiştir. Saat 19.00’dan 22.30’a kadar 3.5 saat sürmüştür. 7 Kasım 2015te ve daha öncesinde de Sayın Genel Başkan bize kendisini ağırlama şerefini vermiştir. Bu buluşmalarımızda doğal olarak partimizle ilgili sorunlar ayrıntılı bir biçimde konuşulmuştur. Bu konuşmaların içeriğiyle ilgili açıklama yapma takdirini Sayın Genel Başkana bırakıyorum. Parti grup toplantısında ve daha sonra bir televizyon programında yaptığım açıklamalar, parti ve ülke kamuoyunda bir duyarlılık yaratma ihtiyacından kaynaklanmıştır.

SÖYLENEN SÖZLERİN GEREĞİ YAPILMIŞ OLSAYDI...

Eğer yapılan ikili görüşmelerimizde ele alınan konuların söylenen sözlerin gereği yapılabilmiş olsaydı kamuoyuna herhangi bir açıklamak yapmak gerekli olmayabilirdi. Konuşulan konular sohbet mutabakatları düzeyinde kalıp hayata geçirilmeyince partiye yönelik ilgi ve umudun arttırılması ve parti tabanındaki soğuma ve karamsarlığın kırılması için partinin kendisini başkalaştırma girişimlerine ve yönetim krizine karşı tepkisini en azından hissettirmek gerekli olmuştur. Partideki yönetim zafiyetini aşma ihtiyacını hisseden bazı sorumlu ve deneyimli partilerimiz arayışlara girmişler, girişimler yapmışlardır. Bu çerçevede bana da arkadaşlarımız öneriler yapmışlardır. Bu öneriler karsısında benim cevabım bu konuların takdir yetkisinin Sayın Genel Başkan’da olduğudur.

AKP DOĞRUDAN SORUMLUDUR

Bugün Türkiye, sıra dışı iç ve dış boyutları olan bir tarihsel krizle karşı karşıyadır. Bu sorunların ağırlaşıp bir krize dönüşmesinden 13 yıldır iktidar olan AKP doğrudan sorumludur. Terörü muhatap alıp meşrulaştıran ve terörle müzakere eden AKP bugün birçok yerleşim biriminde terörün ilçelere, mahallelere, sokaklara hatta hanelerin içine kadar hakim olunmasına yol açan bu yanlış politikalar karşısında ne yapalım beter olsun diyecek halimiz yoktur.

AKP'YE KARŞI ÇIKMAKLA TÜRKİYE'YE SAHİP ÇIKMAK ARASINDAKİ AYRIMI YAPABİLMEK DEVLET ADAMI OLMANIN GEREĞİDİR

Terörle mücadelenin başarılı olması ve buna destek olmak hepimizin görevidir. Suriye sorunun bu hale gelmesine kim yol açtıysa onun altında kalsın bize ne deme hakkımız da yoktur. Bizim sorunumuz iktidarla hesaplaşmanın ötesinde Türkiye'ye sahip çıkmaktır. AKP’ye karşı çıkmakla Türkiye ye sahip çıkmak arasındaki ayrımı yapabilmek devlet adamı olmanın gereğidir."